top of page
pexels-monstera-6373293_yeni_duzen_onermesi.jpg

Sıkça Sorulan Sorulara Açık Cevaplar
Varoluş Amacını Sorgulayan Tüm Şirketleri Kutlarız.

  • Şirketlerin tek görevi kar etmek değil midir?
    Geçen yüzyılın ünlü ekonomistlerinden Milton Friedman şirketlerin tek görevinin kar etmek olduğunu ve sadece iş ve çalışma ortaklarına karşı sorumlu olduklarını savunmuştu. Ancak bu anlayış bizi dokuz gezegensel sınırın altısının aşıldığı, dünya nüfusunun yarısının günlük 1-8 dolarlık aralığındaki bir hane geliriyle ağır sefalete mahkum edildiği, yılda kırkbin türü imha ettiğimiz bir altıncı yok oluşun arifesine getirdi. Stephen Hawking'e göre insanlık dünyadaki son yüzyılını yaşıyor olabilir. Şayet Amerikan kapitalizmi çok başarılı ve yeterli bir çözüm sunuyorsa o halde dünyamız şu an neden bu halde? Şirketler kurucusuna ve paydaşlarına gelir yaratan, müşterilerine ürünler ve hizmetler sunan bir varlık olmanın ötesinde bir anlayışı, felsefeyi üzerinde taşıyan, dünyayı iyileştirme misyonu ile çalışan kollektif bir yapıya dönüşmeli. Her şirket sosyal meselelerle içtenlikle mücadele eden bir kaleye dönüşmedikçe, katlanan nüfus sebebiyle derinleşen sosyal meseleleri çözebilmemiz pek gerçekçi gözükmüyor.
  • PurposePact modeline geçersek bunun bize ve ticari faaliyetlerimize tam olarak nasıl bir katkısı olacak?
    PurposePact sayesinde; Çalışanlar kurum içerisindeki gelir adaletini gördüklerinde aralarındaki işbirliği güçlenecek, kuruma olan bağlılıkları ve motivasyonları artacak, işten çıkış oranlarınız azalacak. Ekibinizin, müşterilerinizin, tedarikçilerinizin, iş ortaklarınızın ve uluslararası toplumun şirketinizin amaçlarına yönelik samimiyetine olan inancı artacak ve zamanla birbirine kenetlenip şirketiniz için beklenenden fazlasını yapmaya motive olacaklar. Kurumunuz zaman içinde sektöründe örnek gösterilecek, model alınacak ve özellikle gençler tarafından içtenlikle takdir edilecek. Tüm kaynaklar amaca yönelik faaliyetlere yönlendirildiği için şirketinizin etkinlik, verimlilik ve yenilik endeksleri artacak. Yönetici ve çalışanlarınız ortak amaca odaklandıkça heyecanları da artacak. Harcamalarınız düşeceğiz için şirketinizin finansal değeri yükselecek. Kurumunuz zamanla zihinlerde "kahraman bir marka" algısı oluşturarak fark yaratacak ve öne geçecek.
  • Kurumumuz zaten çevre protokollerine uyuyor, PurposePact'a neden gerek olsun?
    ESG standartları, BM Global Compact, IFRS Uluslararası Sürdürülebilirlik Standartları Kurulu ve People&Planet, B Corporation, WFTO, TÜV ya da UK Veritas gibi kurumların sosyal faydaya yönlendiren modelleri ilham verici ancak tek başlarına maalesef ki yeterli değiller. İşbu protokoller esasen kurumların faaliyetlerinin çevreye zarar vermemesini ve kurumların çevrelerine karşı duyarlı olmalarını destekliyor. Her ne kadar bunlardan bazıları adil maaşların ödenmesi ya da temettü dağıtımının sınırlandırılması gibi hedefler taşısa da bunlara net sınırlandırmalar koymamış olmaları ve sıkı bir finansal şeffaflığı mecburi tutmaları kurumların amaclarını ve sosyal faydayı yine ikinci plana atmasına yol açıyor. Bu gibi yapılardan aldığınız/alacağınız belgeler sizin faaliyetlerinizi çevreye zarar vermeden ve çevreyi de gözeterek icra ettiğinizi kanıtlayabilir. Ancak PurposePact çevreye zarar vermemenin ya da çevreyi gözetmenin ötesinde şirketleri özünde sosyal problemlerle mücadele eden birer kaleye dönüştürmeyi hedefliyor. PurposePact, kurumların merkezlerine sosyal mücadeleyi alan bir manifesto yazarak, ürettikleri ürünler ve hizmetler nazarında, tüm paydaşları ile birlikte bu mücadeleyi samimiyetle vermeye davet ediyor.
  • Tüm çalışanlarımızın ödenen maaşlara ait skalayı görmesi şirket içi huzursuzluğa yol açmaz mı?
    Ödenen maaşlar arasında uçurumlar varsa ve/veya yapılan ödemelerin gerekçesi net değilse açar. Günümüzde her ülkede sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek adına ihtiyaç duyulan tutar aşağı yukarı bellidir. Bu konuda ilgili ülkedeki yoksulluk sınırı ve asgari ücret gibi temel referans değerler dikkate alınarak bir tespite gidilebilir. Kurum tarafından ödenen maaşlar bu ortalamaların çok çok üzerinde ya da çok çok altında kalırsa bu durum çalışanlarınızı düşündürebilir. Özellikle yöneticilerinize astronomik ücretler ödemeniz hem müşterilerinizi hem de diğer çalışanlarınızı sahiplendiğiniz manifestodaki samimiyetiniz hususunda şüpheye düşürebilir. Önceliğin tanımlanmış olan amaç mı yoksa yüksek gelir mi olduğu anlaşılamaz. Bu durum kurum paydaşları arasındaki birlik ve beraberlik duygularını yaralar, odağı bozar. PurposePact sayesinde herkesle orantılı ve makul şartlar altında çalıştığını fark eden ekibiniz içerisindeki tartışmalar ve soru işaretleri yerini işbirliğine bırakır. İnsanlar kurumunuzun manifestosuna yürekten adandığı için sizinle çalışmak istemeli, astronomik maaşlar teklif ettiğiniz için değil. Ayrıca çok yüksek maaşların yüksek motivasyonu getirmediğine ve hatta kurumun amaç ve değerlerinin yıpranmasına yol açtığına ilişkin çok sayıda bilimsel araştırma da mevcuttur.
  • En alt ve üst çalışan arasındaki gelir farkı neden sekiz katı aşmamalı?
    Kurumunuzun bir birlik bilinci yaratarak en alttan en üste kadar tüm çalışanlarını ortak bir amaca adayabilmesi, devletlerde ve ordularda olduğu gibi maaş farklarının makul olmasına bağlıdır. Maaş açıklığının çok geniş olduğu kurumlarda çalışanlar amaca değil zengin olmaya odaklanacaklarından amaca yönelik tam bir odaklanma gerçekleşemez. Bir üst düzey yöneticinin çalışananın 100 katı oranında gelir elde ettiği hiçbir kurumda manifestonun ve değerlerin öncelik alındığı söylenemez.
  • Neden en üst maaş asgari ücretin 15 katından fazla olmamalı?
    Kurumunuz sosyal adaleti gözetecek bir kaleye dönüşecek ve ekibiyle birlikte topyekün bir toplumsal mücadeleye adanacaksa bulunduğu toplumun gerçeklerinden de kopmamalıdır. Kurumunuz servet yaratmanın ve zengin olmanın dışında bir amacının var olduğuna tüm paydaşlarını ikna etmelidir. Kamuoyu kurumunuzun amacı konusundaki önceliği, hassasiyeti ve samimiyetinden ancak bu şekilde emin olabilir. Ayrıca astronomik maaşlar teklif etmediğinizde amacınıza yürekten adanmış olanları seçmeniz de kolaylaşır. Size gerçekten inananlarla çalışırsınız. Çalışanlarınızı bir arada tutanın zengin olma dürtüsü değil amaca ve değerlere olan bağlılık olduğundan emin olursunuz. Böyle bir ekip yeri geldiğinde zor zamanlarda da şirketinizde kalarak mücadeleyi sürdürecek ve daha yüksek ücretler karşılığında ayrılma ihtimalleri daha düşük olacaktır.
  • Biz zaten bağımsız denetim şirketi tarafından denetleniyoruz. Bu şeffaf olduğumuzu göstermez mi?
    Bağımsız denetim firmaları tarafından yürütülen standart denetim ve tam tasdik gibi protokoller sizin sadece ilgili ülkenin mali yasalarına ve sosyal güvenlik kurallarına uygun çalıştığınızı kanıtlar. PurposePact kapsamına girebilmeniz için ise yetkili bir bağımsız denetim firmasının web sitenizde ilan etmiş olduğunuz maaş/prim skalasını uyguladığınızı, kar payı dağıtmadığınızı ve süper lüks harcamalar yapmadığınızı bir "güven raporuyla" ortaya koyması gerekir. Böylece PurposePact prensiplerine uyduğunuz bir güven raporuyla ispatlanmış olur.
  • Bağımsız denetim firmasından alınması gereken rapor tam olarak neleri kapsıyor?
    PurposePact hareketine katılabilmeniz için bağımsız denetim firmasından almanız gereken güven raporunda; * Kurumun kendi web sitesinde kamuya ilan etmiş olduğu maaş ve prim skalasının aynen uyguladığı, * En alt ve en üst gelir arasındaki farkın sekiz katı aşmadığı, * En üst gelirin şirketin faaliyet gösterdiği ülkedeki asgari ücretin on beş katından fazla olmadığı, * Temettü dağıtımı yapılmadığı ve varsa pasif konumdaki ortaklara asgari ücretin 5 katından fazla ödeme yapılmadığı, * Şirket kurucu ve patronlarının da emekleri oranında işbu skalaya göre ödeme aldığı, bunun dışında ilave ödenek, temettü vb. almadığı ya da konfor alanını genişletici, süper lüks türden herhangi bir kaynağı kendisine ve ya çalışanlara tashih etmediği, patronların şirkete ait hangi kaynakları (araç vb.) ne şekilde ve hangi amaçlarla kullandığı detaylıca raporlanmalıdır. İşbu rapor her yıl yeniden alınarak kurumun web sitesinde manifestosunun ve maaş/prim tablolarının yer aldığı sayfadan kamuya ilan edilmelidir.
  • Hangi tür kurumlar PurposePact'in imzacısı olabilir?
    PurposePact özünde kar amacı güden şirketlerin sosyal faydayı merkezine alması için geliştirilmiş bir pakttır. Bu bağlamda esasen kapitalist anlayışı sosyalist bir yaklaşımla harmanlamaya çalışır. Bu sebeple imzacıları sadece şirketler olabilir. STK, NGO, kamu kurumu ya vakıf gibi halihazırda kar amacı gütmeyen kuruluşlar PurposePact standardizasyonun dışındadır. Ancak bu kurumlara bağlı iktisadi işletmeler de PurposePact imzacısı olabilirler.
  • PurposePact hareketini kim başlattı?
    PurposePact ilk olarak Open Account Pact (Açık Hesap Paktı) ismiyle Sarpaş Danışmanlık A.Ş. tarafından 2022 yılında başlatıldı. Sistem ilk kez Berke Sarpaş tarafından kaleme alınmış ve Alfa Yayınevi tarafından Mayıs 2022 itibariyle yayımlanmış ''Girişim Savaşçılığı Perspektifi: Yeni Düzende Girişimcilik ve Markalaşma" kitabında tariflenmiştir. 2023 yılında önemli geliştirmelere tabi tutulan model, 2024 itibariyle yeni adıyla kurumlar nezdinde duyurulmaya başlanmıştır.
bottom of page